Trabzon Emniyet Müdürü Metin Alper, önemli açıklamalarda bulundu .Alper,“Adıyaman’da 3 yıllık emniyet müdürlüğü tecrübem oldu. Trabzon daha büyük bir yer. Meslekî anlamda 30 yılın kazanımını sanki ilk günün heyecanıyla, komiser yardımcısı rütbesinde gibi Trabzon’un sokaklarına dökeceğiz.”
Trabzon’a gelişiniz üzerinden henüz kısa bir zaman geçti. İlk izlenimleriniz nelerdir?
20 Eylül Kararnamesi’yle Trabzon’a atanmış olmanın büyük bir mutluluğunu yaşıyorum. 3 hafta oldu. Bu süreçte Trabzon’u tanıma fırsatı buldum. Öncelikle selefim Emniyet Müdürümüz Orhan Çevik 2 yıl boyunca Trabzon için polislik açısından çok iyi işlere imza atmış. Polisin hem görünür olarak sokakta vatandaşın ulaşabileceği noktada bulunması, yine bekçi müessesinin kurulduğu günlerde Trabzon’da etkin görev alabilmesi için başarılı şekilde çalışmalar yapmış. Kendisine çok teşekkür ediyoruz. Tabii bu bir bayrak yarışı… Bu yarışta 25 Eylül günü aldığım bu görevi inşallah son gününe kadar daha ileri taşıyabilmek için azim ve kararlılıkla çalışacağım.
Trabzon’da vatandaşın beklentisine dair edinebildiğiniz izlenimler var mıdır?
Tabii ki var. Vatandaşımız asayiş yönünden daha fazla çalışma yapılmasını bekliyor. Özellikle fuhuşla mücadele isteniyor. Ayrıca halkın toplu olarak gezdiği yerlerdeki polisin görünür olması beklentileri var. Trabzon’da 247 noktayı tespit ettik. Bu noktalar kent dönüşümü kapsamında yıkılması gereken ya da yeni binaların inşa edilmesi gereken noktalar. Karanlık, suç işlemek için çok uygun bir yerdir. Suçlar karanlıkta işlenir. Aydınlık yerlerde suç işlenme oranı düşüktür. Biz tespit ettiğimiz 247 noktayı Ortahisar Belediye Başkanlığımızla görüşüyoruz. Başkanlığımızın imkânları ölçüsünde izbe yerlerde, metruk binalarda önlemler alacağız. Yıkılması gereken yerlerin yıkılmasını, yıkılanların da etrafını hem aydınlatacağız hem de bir engelle çevresini çevireceğiz. Buralara suç işlemeye meyilli kişilerin girişini engelleyeceğiz.
Trabzon’un son yıllarda artan trafik sorunu da var.
Trafik sorunu birçok ilde olduğu gibi Trabzon’da da öncelikli sorunlar arasında. Trafik Şube Müdürümüzle özellikle iş giriş ve çıkış saatleri başta olmak üzere trafiğin yoğun olduğu yerlerde ve Kahramanmaraş Caddesi gibi yerlerde kadın polislerimizi görünür şekilde görevlendirdik. Bunun sebebi vatandaşın kadın polislerimizin uyarılarını daha dikkate aldığını görmemizdir. Bu uygulamalar devam edecek. Trafik meselemiz dünden bugüne hemen halledilecek bir mesele değil. Hem Büyükşehir ve ilçe belediyelerimizin hem de Karayolları’nın çeşitli plan ve projeleri var. Bu projeler bittiğinde ilimizin trafiğinin de rahatlayacağını düşünüyorum.
Trabzon’a gelmeden önce Trabzon’la ilgili neler hissettiniz ya da işittiniz?
“Trabzon iyi ve rahat bir yerdir. Rahat edersiniz.” dediler. Ama ben her çalıştığım yerde olduğu gibi burada da şu cümleyi kuruyorum: Ben buraya rahat etmeye gelmedim. Ben insanları rahat ettirmeye geldim. Benim hedefim Trabzon halkının rahat etmesidir. Güvenlik ve asayiş hizmeti üreten bir kurumun başına geldim. Bir hedefimiz var: 7’den 70’e Trabzon insanının gönlünde taht kurmak. Hem insanlarımızın gönlüne gireceğiz hem hizmetimizi yapacağız. Personelimi topladım. Onlarla sohbet ettim ve şu talimatı verdim: Polis merkezimize, trafik birimimize, pasaport şubemize, ruhsat şubemize her ne saikle olursa olsun gelen tüm vatandaşlarımıza kendi annemiz, dayımız, amcamıza nasıl muamele edilmesini bekliyorsak Trabzon insanına da öyle muamele edeceğiz.
Yani tüm Trabzon’un memnuniyetini kazanmak istiyorsunuz…
Hayır. Trabzon insanı bizden memnun olmakla birlikte uyuşturucu satışıyla uğraşanlar, fuhuş işiyle iştigal edenler, tefecilikle uğraşanlar; halkı zorla, tehditle, silah zoruyla tehdit edip parasını gasp edenler veya normal yaşamını olumsuz etkileyen kişilerle de bir anlamda hasım olacağız. Buna da herkesin hazır olması gerektiğini düşünüyorum. Masum insanlarımızın haklarını korurken zalimlerle de hesap göreceğiz.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yla iletişiminiz nasıl?
Sayın İçişleri Bakanımız özellikle buranın bir evlâdı ve bizim de değerli bir büyüğümüz olması hasebiyle bizim için ayrı bir değerdir. Türkiye için ayrı bir değerdir. Kendilerinin teveccühüyle buraya atanmış olmak da benim için ayrıca bir onurdur. Ben de bu onura ve güvene lâyık olmak için her zamankinden daha fazla çalışacağım. Bunu Trabzon kamuoyu en kısa zamanda görecek.
“Hayırlı olsun” ziyaretlerinde çekilen fotoğraflarla, görevinizin başında kamuflajlı olduğunuzu görüyoruz. Bu çok farklı, ilgi ve dikkat çekici bir durum... Neden görevinize kamuflajla geliyorsunuz?
Polis Teşkilâtı genel olarak üniformalı görev yapan resmî bir teşkilâttır. Her ne kadar sivil olarak görev yapanları da olsa yüzde 70’i üniformalıdır. Yüzde 30’luk kesimi üniformasız görev yapar. Ben de bu teşkilâtın başında görev yapan ve üniforma âşığı biri olarak daha çok üniforma giymeyi tercih ediyorum. Bir de özel harekât üniformasının benim için çok farklı bir anlamı var. Ben Polis Teşkilâtına özel harekât biriminde başladım. 9 yıl süreyle burada görev yaptım. Yıllar sonra başına geçtiğimiz teşkilâtın o şubesinin üniformasını giymek benim için ayrı bir gururdur.
Tabii sadece özel harekât üniforması değil, çevik kuvvet üniformamızı da yeri gelecek giyeceğiz. Genel hizmet kadrosunun, trafik polisinin üniformasını da giyeceğiz. Hem arkadaşlarımızla daha iyi bir ünsiyet bağı kuracağız hem de vatandaşlarımıza Trabzon için makamda oturup sadece ziyaret kabul eden bir emniyet müdürü değil de tam tersi alanda görev yapmaya hazır yeri geldiği zaman özel harekâtçı komandoların başında Maçka’nın dağlarında gezecek bir görüntü vermek istedim. Benim amacım dinamizm. Siz de takdir edersiniz ki lider, teşkilâtının aynasıdır. Lider nasıl görüntü verirse teşkilât da öyle görüntü verir. Bu görüntü aynı zamanda disiplinimizin, kararlılığımızın bir göstergesidir.
Biraz da sporu ve Trabzonspor’u konuşalım. Trabzon spor konusunda malûm olduğunuz üzere etkin bir şehir.
Gelir gelmez hemen Beşiktaş maçı vardı. O maç güzel sonuçla bitti. Daha sonra Basel maçında güzel bir futbolla beraberlik alındı. Trabzon bu yıl çok iyi gidiyor. Biz Emniyet Teşkilâtı olarak taraftarlarımızla bütünleşip onlara güvenlik hizmeti verirken bir yandan da Trabzonspor’un bu coşkusuna ortak olmayı arzuluyoruz. Ben aynı zamanda Futbol Federasyonunda üst klasman temsilcisiyim. Bu anlamda da temsilcilik faaliyetlerimiz de devam edecek. Böylece spor kamuoyuyla, taraftarlarla daha iç içe olabilecek bir müdür profili sergileyeceğiz. Maçlardaki olumsuzlukların da önüne geçmemize yardımcı olacak.
Trabzonsporlu taraftarlara da selâmlarımı ileterek bizim evlâtlarımıza sahip çıkmalarını istirham ediyorum. Zaman zaman karşı karşıya gelsek de tribünlerde beni hep duygulandıran bir slogan vardır “Gazlayın, coplayın ama şehit olmayın” şeklinde. Şehit verdiğimiz dönemde atılmıştı. Bu slogan gerçekten “Türk Polis Teşkilâtının Türk insanıyla ne kadar övünse azdır” ifadesinin bir göstergesidir. Taraftarımızın gönlünde polis sevgisi vardır. Takım konusunda federasyondaki görevimiz gereği tarafsızlığımız söz konusudur ama Emniyet Müdürü olarak görev yaptığımız ilin başarılı olmasını temenni eder ve destekleriz.
Ünal Hoca’yla yıllara dayanan arkadaşlığınız söz konusu…
Ünal Hocamla 20 senelik bir arkadaşlığımız var. Kendisinin Ankaragücü’nde oynadığı 1999 yılında tanıştık bir vesileyle. Bu dostluğumuzu 20 yıldır sürdürdük. Onun çalıştırdığı takımlarda görüştük, bizim çalıştığımız illerde görüştük ama aynı şehirde görev yapmak kısmet oldu.
Makamda sizi ziyaret etti. Peki, dışarıda görüşüyor musunuz?
Tabii ben zaman zaman kulübe gidiyorum. Birkaç kez görüştük. Daha da görüşeceğiz. Arkadaşlığımız devam ediyor.
sonnokta gazetesi
