Başkan Ataman Sonnokta'ya konuştu! "Bakkala destek devamlı olmalı"

Başkan Ataman, bakkalların sorunları ile ilgili konuşarak, “Kira desteği kısmen başladı o da pandemiden dolayı, bunun devamlı olması lazım.” açıklamasında bulundu

03 Şubat 2021 Çarşamba 12:56
Başkan Ataman Sonnokta'ya konuştu! "Bakkala destek devamlı olmalı"

SONNOKTA RÖPORTAJ - Bakkalım A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Tayfun Ataman çalışmaları hakkında gazetemize konuştu.

Ataman şunları dile getirdi: “1985’de Almanya’dan döndüm ve Ayasofya’da şarküteri dükkanı açtım. Daha sonra bakkalcıya nasıl faydamız olur diye düşünerek, kurulmuş bir kooperatif vardı onu canlandırdık. Hemen şeker alıp satmaya başladık. Böylelikle bu işe girdik. İstanbul’da İKB diye bir şirket vardı, topladık yönetimi oraya gittik. Kamera ile birlikte şirketi çektim ve geldik burada Esnaf Kefaletin toplantı odasında bütün bakkallar ile izledik. Böyle bir şirket kurulmuş, Türkiye’de yaygınlaştıralım diye konuştuk. En fazla veren 10 Bin Mark, en düşük veren ise 5 Bin Mark olacak diye karar verdik. 350 Bin Mark para topladık. Bir söz verdik ve 1 sene içerisinde şirketten ayrılmak isteyen üye veya ortak döviz olarak parasını alıp ayrılabilir dedik. Daha sonra 2002’de kriz patladı. O ara insanlar bizim para ne oluyor, şirket neden kurulmuyor diye söylenmeye başladı. İnsanlar yavaş yavaş parasını istemeye başladı ve 150 Bin Mark’ı iade ettik. Böylece bir yandan da vatandaş güvendi aslında bize, çünkü istediklerinde paralarını geri verdik.”


EN BÜYÜK ETKEN BİZİZ
“Ben ilk dükkanı açtığım zaman 10 tane bakkal var veya yoktu. Meydan’da İsaoğlu, Cumhuriyet Bakkaliyesi vardı en bilinir olarak. Bu bir ihtiyaçtı. Ben halen iddia ediyorum o dönemki müşteri potansiyelim bugün en kral markette yoktur. Sigorta Hastanesi’nin yakınındaydım ve bütün doktorlar, karayollarının mühendisleri, maliye lojmanlarında oturanlar benim dükkanıma geliyordu. Her gün dükkanda 3-4 tane beyaz önlük değiştiriyordum. Kravat ve beyaz önlük olmazsa olmazımdı. Şimdi kendi çocuğumuza tıraş ol, önlük giy diyemiyoruz maalesef. Dükkana giren müşteriyi kılık kıyafetinizle etkilemelisiniz, müşteri sizden çekinmeli ve saygı duymalı. Ama şimdi müşteri dükkana giriyor bakıyor ki bakkal açmış televizyonu film izliyor. Müşteri ekmek istiyor, git al oradan cevabıyla karşılaşabiliyor. Marketlerin büyümesindeki en büyük etken biziz. Çağa ayak uyduran, sistemini kuran halen yaşıyor, halen fazla iş yapan arkadaşlarımız da var. 50 metrekare 100 metrekare dükkanları var ama diğer yerler kadar ciro yapıyor neredeyse.”

KİMİ KAPATTI KİMİ İŞİ BIRAKTI
“Bizim Bakkal’ı geliştirince “Bakkalım A.Ş. Pazarı Genişletiyor” diye bir proje sunduk. 37 tane bakkalı modernleştirdik, barkod sistemini kurduk. 350 milyar hibe ile Trabzon’a hizmet sağladık. Tüm bakkallara haber verdik, 37 tanesi kabul etti. O dönem aşağı yukarı 60 tane daha bakkal vardı ve toplamda 100 tane bakkal sayısına ulaşıp şubeleştik. Ekonomik kriz yüzünden kimi bakkalını kapattı, kimi işi bıraktı derken şuanda 55 tane aktif üye ile beraber yolumuza devam ediyoruz.”

FİRMALAR İZİN VERMİYOR
“Her ayın 15 ile 25’İarasında yüzde 30-40’a varan indirimler yapıyoruz. Bunu el ilanları ile beraber billboardlarla beraber vatandaşa duyuruyoruz. Biz bu konuda çok iddialıyız. Vatandaşımızın o tarihlerdeki indirimli fiyatlarımızı hiçbir markette, şarküteride bulma imkanı yok. Vatandaşımız da alıştı ve o günleri bekliyor. Maaşlar alındığı gün, oralardan alışverişler yapılıyor. Normal karımız yüzde 10 ise o günlerde yüzde 2 ile satıyoruz. Bunu sürekli yapmamız mümkün değil, buna zaten firmalar da izin vermiyor. Özel anlaşma ile beraber sadece o günlere sığdırıyoruz. Derdimiz orada ucuz ürünü almak için içeri gelen müşteriyi memnun etmek ve bakkallarımızı kısmen cazibe noktasına dönüştürmek.”

RAHATLARIZ
“Piyasa çok kötü. İlk pandemi sürecinde gıda satışımız çok iyiydi. Vatandaşımız duruma hazırlıksız yakalanmıştı ve o yüzden korkmuştu. İkinci pandemi döneminde vatandaşımız işi anladı ve nasılsa istediğimi bulabiliyorum diye daha az korkmamaya başladı. Dükkanlarımızın açılış saatleri de değişti. Tabii ki bu arada bakkaldan çok marketlere yaradı bu iş. Marketler ile bakkalların çalışma saatlerini aynı kefeye koydular. Eğer pandemi sürecinden sonra yapabilirsek, bakkalların kapanma süresini marketlerden iki saat daha uzatılırsa bakkalımız rahatlar. Burada en büyük görev hükümete düşüyor. Bir yasa çıkabilir ve denilebilir ki bakkallar 10-12’ye kadar açıktır. O zaman bakkala daha bir şey olmaz.”

DİJİTAL SATIŞ SİSTEMİ
“Bakkalda da çeşitlilik arttı artık. Üç harfli dediğimiz marketlerin mahalle aralarına girmelerinin en büyük etkeni vatandaşın ayağına gitme düşüncesidir. Çünkü artık tüketicinin markete gitmeye vakti yok, herkes işten çıkıyor ve evine gidiyor. Böylelikle vatandaş evinin altındaki bakkaldan alşışveriş yapıyordu. Marketler bu durumu keşfetti ve mahalle aralarına girdi. Eskiden tüketici markete gidiyordu, şimdi market tüketicinin ayağına gelmeye başladı. Bunun en büyük etkenlerinden biri internet alışverişi, hepsinin reklamı var. Bütün marketler internet üzerinden hizmet veriyor. Biz de bakkalları bir sistem altına almayı düşünüyoruz. Dijital satışa biz de gireceğiz. Erdoğdu’dan bir sipariş geldiği zaman orada kaç tane bakkal varsa bizim sistemimize dahil onların ekranına düşecek. Bunun çalışmasını yapıyoruz. Çok kolay bir şey değil ama bunu hayata geçireceğiz. Vatandaşımıza garanti de vereceğiz, kısa sürede istediğini getirmeyi bakkallarımıza şart koşacağız.”

ÖNÜNE GEÇİLMELİ
“Kira desteği kısmen başladı o da pandemiden dolayı, bunun devamlı olması lazım. Aynı zamanda bakkalın bütün satışını kayıt altına alırsanız otomatik olarak her ürün fişli satılması gerekir. Bakkal ürünü neden fişli vermiyor; çünkü defter ücreti, stopajı derken bakkalın cebinden ayda çıkan para 5 Bin TL. Bunun önüne geçmek için esnafa yazarkasa sistemi vereceksin, bu kez ürünü fişsiz satamayacak. Vergi almasan da, SKK almasan da, böylelikle kazanılacak para esnafa verilecek yardımdan daha fazla olur düşüncesindeyim.”

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.