SONNOKTA RÖPORTAJ - Trabzon Kadın Eğitim ve İstihdamı Arttırma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Bahar Kastan çalışmaları hakkında gazetemize konuştu.
Kastan şunları dile getirdi: “Derneğimiz 2012 yılında Mardin’de kuruldu, daha sonra eşimin de Trabzonlu olması sebebiyle Mardinli ekiplerimiz bu iş ile mücadele edemeyeceğiz derneği Trabzon’a al dediler. Biz de çeyizimizle birlikte derneği de Trabzon’a taşıdık. Sonra ayağımızın tozu ile 2014 yılında İçişleri Bakanlığı’ndan ‘Girişimcilikte Kadın Dayanışması’ diye bir proje hazırladık. Maçka Belediye Başkanlığı, Maçka Halk Eğitim Merkezi, Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve İŞKUR ortaklığında bir dokuma atölyesi açtık. Sağ olsun Maçka Belediye Başkanı Esiroğlu’nda bize kocaman ek hizmet binası tahsis etti. 15 dokuma tezgahı, 2 halı tezgahı aldık, 36 kadın orada ekmek yemeye başladı. Önce meslek edindirdik, bunun ile beraber girişimcilik, liderlik gibi eğitimler de verdik. Kadınlar yalnızca işçi olarak değil aynı zamanda oraya rehabilite olmaya da geliyorlar.”
FUARLARDA BULUŞTUK
“Maçka’da eğitimler sonrasında düzenli bir sipariş ağı oluştu. Koray Koçhan başkan bu konuda vizyon sahibi kadınları fuarlara götürdü. Elimizde ürün kaldıysa, kendisi aldı. Muhtarlara hediye verilecekse Belediye ürünleri bizim atölyemizden aldı. Maçka’dan sonra Sürmene’yi rol model olarak alıp orada çanta atölyesi açtık. Köprübaşı’nda ahşap atölyesi kurulmuş yıllardır fakat öylece kalmış. Sağ olsun Köprübaşı Kaymakamlığı ile de çalışmalar gerçekleştirdik. Köprübaşı’nda Beşköy dokuma tezgahları var, 6 senedir atıl bırakılmış, küflenmiş paslanmış durumdaydı. Kaymakamla bir hoca tuttuk, haftanın 5 günü orada eğitim veriyor. Devletin destekleri kadınlar için çabalayarak veriliyor.”
DÜNYA PAZARINA AÇILACAĞIZ
“Sivil toplum kuruluşu olarak sipariş hatlarına cevap verdik, üretimlerimizi Kadın Emeğini Değerlendirme Hattı için sürekli kumaşlarımızı orada üretmeye başladık. Onlarda bizim aracılığımızla Berlin’e Almanya’ya entegre etmekteler. Çok beğenildi, çok tanındı. 6 sene içerisinde daha sonra Kardeş Şehirler Projesi vardı, biz de dedik ki kadın alanında bunu nasıl geliştirebiliriz ve Muğla’dan Mardin’e, Mardin’den Trabzon’a Medeniyetler Buluşması diye proje hazırladık. Mardin doğduğum, Trabzon doyduğum şehir. İki şehir tutkunu olduğum yerl e r . Dolayısıyla Trabzon’da üretilen ham maddeler, dokumalar Mardin’de üretilen şahmeranlar Milas’ta tasarım kıyafetlere dönüştü. Bunun akabinde sürdürülebilir çalışma ağlarını 81 ile yayma hedefi geliştirdik. Trabzon’un 18 ilçesi ve Mardin’in 10 ilçesi koordinasyonunu Türkiye’nin 81 ilinde farklı alanlarda bu çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Türkiye’nin kıyafetleri, çikolataları, sabunlarını projelerimiz ile tamamen organik ürünlerle pilot şehirlere taşıyoruz. Pandemi müsaade ederse üçüncü adımımız dünya pazarı olacak. Türkiye’nin marka değeri olan ürünler dünya pazarında yer alacak.”
ANNELERİN YANINDAYIZ
“Bizim kadınlarımız şehit gazi yakınları, engelli gönüllüleri yakınları ve tamamen dezavantajlı kadınlarımız. Kadın derken hepsini kapsıyor, çünkü onların rehabilitasyona ihtiyacı var. Bu bağlamda tüm dezavantajlı grupların anneleri bizim ile birlikte. Her derneğin kendine yönelik misyonu ve vizyonu var. Biz haklarla ilgilenmiyoruz ama haklar ile ilgilenen derneklerimiz var. Tabi şiddet olayı olduğu zaman diğer derneklerimizi arıyor ve bildiriyoruz çünkü herkes kendi alanını bilir. Türkiye’de 598’den fazla kadın derneği var. Hepsi farklı temalar üzerine çalışıyor. Trabzon’da 26 tane kadın için çalışan dernek var istersek federasyon olabiliriz ama şuana kadar kimse bu birleştirici gücü sağlamadı ve olması lazım.”
ÖNCE EĞİTİM
"Çaykara’da da üreten bize gönderiyor. Şalpazarı, Çarşıbaşı’nda da üreten bize getiriyor. Hepsini tek bir çatı altında kooperatifte buluşturduk. 18 ilçe Belediye Başkanları ve kaymakamları buna evet dediler ve kadınlara sahil kesiminde bulunan satış ofisleri verdiler. Takdir edersiniz ki dernek olarak kar amacı güdemeyiz. Çünkü biz önce eğitimden yanayız. Bu satış ağına post cihazı lazım, fatura lazım. Sürdürülebilir bir şekilde belediye başkanları da stantlara bir personel koydu. Kadınları da oradan oraya ellerinde malzemelerle süründürme anlamı yok. Şimdi pos cihazları olacak kurulan kooperatifin etiketi olacak.”
iSTiHDAMA KATKI
“Aynı zamanda istihdama katkı yapıyoruz. Biz bildiğimiz sanatı kimseye size öğretmeyeceğiz demiyoruz, aksine önlerini açıyoruz. Bir kadın demek bir hane demek, şuanda 1078 haneye ulaşıyoruz. Mesela kadınların hayran olduğu tekstil firması var. Tüm kadınlar oradaydı, bir rehabilite görüyor kendisinde orayı belki de. Bizde madem kadınlar buraya akın ediyor kadın vizyonunu gösterelim diye düşündük. Dolayısıyla burada madem sürekli sirkülasyon var ise buralara stantlar oluşturarak üretici kadını göstermek istedik. Bu tarz projelerle stantlarımızda kamu kazanıyor, sivil toplum kuruluşu kazanıyor. Ürünlerimizden gelen geliri de zihinsel eğitilebilir engelli bireylere mesleki rehabilitasyon atölyeleri açıyoruz.”
KAYMAKAMIMIZIN ANISI YAŞAYACAK
“Muhammet Fatih Safitürk şehit kaymakamımız anısına Mardin’de dokuma atölyesi kuracağız. Trabzonlu kadınlarımız Mardin’e gidecek, tezgahları birlikte kuracaklar, ipleri birlikte geçirecekler. Pandemi biterse bütün kadınlar gidip gelecek. Aynı zamanda pazar payını da birlikte öğrenecekler ve birleştirici güç olacağız. Biz kadınları atölyelere alırken eğitimler kadın erkek eşitliği üzerine veriyoruz. Evlat yetiştiriyoruz, kadını da erkeği de biz yetiştiriyoruz.”
ŞiDDET DiLiNi BiTiRMEYE ÇALIŞIYORUZ
“Kamu, STK, özel sektör işbirlikleri diye bas bas bağırıyoruz. Cumhurbaşkanımız bu yolda önderlik etti gençlere. Hakkari’ye kadar gideceğiz, ağaçlar dikeceğiz. Niye? Sadece şehit aileleri için değil dere yataklarının ıslahı için dikeceğiz. İklimin iyileşmesi için mücadele edeceğiz. Biz alt yapımızı oluşturunca devlet sağ olsun destek oluyor her etapta. Eşitlikçi yaklaşıma inanıyorum. Anne tek değil babanın da çocuk yetiştirmekte rolü var. Biz aslında anaerkil bir toplumuz. Anne ne derse o oluyor baba en son karar merciidir. Biz başından beri şunu kaçırıyoruz eğitim öğretim ailede başlar ve devam eder. Kadın rehabilite olursa şiddet dili ortadan kalkacaktır. Şiddetin dilini bu şekilde bitirmeye çalışıyoruz.”
