Sağlıkçılar Arasında Ayrım Yapılmasın!

08 Mart 2022 Salı 12:37
Sağlıkçılar Arasında Ayrım Yapılmasın!

Kansız: “Sağlık çalışanları arasında ayrım yapmak bir ananın babanın evlatları arasında ayrım yapması gibi olur. Devletimizde bizim anamızdır babamızdır bu ayrımı lütfen yapmasın.” ifadelerini kullandı 

18. Bölge Trabzon Eczacılar Odası Başkanı Çetin Kansız, sağlıkçılar ve eczacıların sorunlarına yönelik gazetemize açıklamalarda bulundu. Kansız, şu ifadeleri kullandı: “İlaç Fiyat Kararnamesi’ne göre ilaç fiyat zammı şubat ayı içerisinde ve yılda bir kere belirleniyor. Buna bağlı olarak ilaçlar sınırlı sayıda depolara, depolardan da sınırlı sayıda eczanelere geldi. İlaç zammından önce bir ilaç yokluğu yaşadık bizzat kendimde eczanemde bunu yaşadım. Gerçekten bazı çok önemli olduğunu düşündüğümüz ilaçların olmayışı hastalara sağlık hizmetini sunmamızda sıkıntılar yarattı. Aynı şekilde hastanelerde kullanılan ilaçlarda ve medikal ürünlerde sağlık uygulama tebliğinde ki fiyatların düşük kalmasından ve kur farkından dolayı sıkıntılar yaşandı. Şuanda malzeme bekleyip ameliyat olmayan hastaların olduğu bilgisi de tarafımıza geliyor. Tabi bu bizi üzün bir durum bizim için halk sağlığı önemli. İlaç Fiyat Kararnamesi’nde fiyatlarının belirlenmesi Sağlık Bakanlığı tarafından yapılmakta bu beyannamenin bir an önce güncellenmesi lazım. Çünkü yüksek enflasyonun olduğu ortamda firmalarda ona göre kendilerini korumaya çalışıyorlar.” 

İLACA ERİŞİM AZALIYOR 
“Bu nedenle halkın ilaca erişimi azalıyor. Bu süreçte halkımıza şunu ifade etmek istiyorum kesinlikle eczanelerimizde ilaç temin etmek için can siper herkes uğraştı. Biz ilacın zam almasını isteyen bir örgüt değiliz. Geldiğimiz noktada elektrik faturası, kira, işçi giderleri ve muhasebe giderlerine yapılan zamların yanında öyle ilaçlarımız var ki 4’ncü 5’nci kademeli ilaçlar eczacının karı yüzde 11-12 civarında. Sosyal Güvenlik Kurumu’na da 2,5 ıskonto verilince eczacının yüzde 8-9 brüt karı kalıyor. Bir eczacının bu hizmeti sürdürmesi çok zor. Tepe örgütümüz Türk Eczacılar Birliği de halkın ilaca erişimini daha rahat hale getirebilmek ve eczacıların ayakta kalabilmelerini sağlamak adına İlaç Fiyat Kararnamesi’nin değişmesi için çaba sarf ediyor. İlaç Fiyat Kararnamesi, ecza depoları, Sağlık Bakanlığı ve eczacıların bir araya geldiği konsensüste bu daha sağlıklı hale getirilirse bu ilaç yokluklarının yaşanmayacağını düşünüyorum.”

MEDURA SİSTEMİ FARK ÇIKARIYOR 
 “Hiçbir eczacı meslektaşımın olmayan bir şeyi vatandaştan talep etme veya alma durumu söz konusu değil. Öyle bir durum olduğu zaman zaten bizim kendi iç bünyemizde denetim mekanizmamız buna tamamıyla engel olacaktır. Eş değer ilaç uygulamasından kaynaklı ilaçlarda devletin medura dediğimiz sistemi bir fark çıkarıyor. Bu fark eczacının alması gereken bir fark almazsa zaten ilacın karını bir kenara bırakın maliyetinin de çok daha düşüğüne kazanç sağlaması demektir ki ayakta durması mümkün değil. Ayrıyeten muayene ücreti var. Biz Sosyal Güvenlik Kurumu’nun bu konudaki tahsildarlığını yapıyoruz. Vatandaştan alıyoruz Sosyal Güvenlik Kurumu da bizim vatandaştan aldığımız parayı ilaç faturamızdan alıyor. Bir nevi tahsildarlık yapıyoruz. Vatandaşa söylemek istediğim şey bu farkların muayene ücretlerinin eczacılar ile yakından uzaktan alakası yoktur. Eczacının cebine buradan giren 1 kuruş para yoktur bunu bilsinler buradan ortaya bir irade koyulacaksa vatandaştan muayene ücreti farkı alınmasın biz buna razıyız.”

GEREKEN YERLERDE MASKE TAKILMALI 
“Gerçekten toplum olarak hepimiz yorulduk, bunaldık. Ülkenin ekonomik şartları ortada düşünün ki şuanda 5-6 ay tekrar kapanmaya mecbur kalınsa vatandaş bunun altından kalkacak durumda değil devletin ekonomisi de bunu karşılayacak durumda değil. İnşallah şu son varyant denilen omicron gerçekten son olur ve bu sene pandemiden kurtuluruz. Gerçekten canımız çok yandı. Birçok sağlıkçı, eczacı, hemşire, doktor ve insanımızı toprağa verdik. 2022 yılında inşallah bundan kurtuluruz diyorum. Sağlık Bakanı açıklama yaptı dışarıda açık alanda maske takılmasına gerek olmadığını kapalı alanlarda ise havalandırması ve hijyeni sağlayan yerlerde zorunlu olmadığı söylendi. Vatandaşımız bunaldığı için düşünün havalandırması uygun olmayan bir yere girildiğinde iş yerinin ya da o işletmenin sahibi maske tak dediği zaman vatandaş ile polemik olacağını düşünüyorum. Vatandaşımızın da bu konuda maske takılmasını gerek gören işletmelerde uyarıları dikkat almasını rica ediyorum. Hem kendi sağlıkları için hem oradaki insanların sağlıkları için bunun değerli olduğunu düşünüyorum. Fiziki imkanları uygun olmayan yerlerde maske takılmasının önemli olduğunu düşünüyorum.”

AŞI VURULMAK KARLI 
“Şuanda aşı vurulmanın değerli olduğunu düşünüyorum ama 10 sene sonra aşıdan kaynaklı rahatsızlıklar oluşur mu bilemeyiz. İlaç konusunda bizim derslerimizde bize öğretilen en önemli şeylerden biri kar zarar ilişkisidir. Bir eczacı olarak şuanda aşı vurulmanın karlı olduğunu düşünüyorum. Tabi ki sonuçta vücuda dışarıdan yabancı madde alıyoruz bunun yan etkileri olacaktır. Yine de Sağlık Bakanlığının ve Bilim Kurulu’nun açıklamalarına göre aşı vurulmanın hastalığın seyrini daha hafif geçirmeye sebep olduğu belirtiliyor. Pandeminin çok yoğu olduğu ölümlerin arttığı zamanda can siper 24 saat çalışan arkadaşlarımız oldu onların söylemlerine önem versinler. İlacı kullanıp kullanmama noktasında dikkate alsınlar. Aşının damarsal sorunlara sebep olduğu noktasında bir ortak kanaat var. Benim tavsiyem aşı vurulmadan ve vurulduktan sonra düşük doz da kan sulandırıcı ilacın kullanılması. Kan sulandırıcı ilaç kullanmasına engel bir hastalığı olmayan kişilerin kan sulandırıcı kullanmasını değerli buluyorum.”

ELLERİNDEN GELENİ YAPTILAR 
“Kamudaki eczacılarımız bazen kendilerini üvey evlat gibi görürler. Bu konuda haklı oldukları yönlerde var. Çünkü eczacılar direk Sosyal Güvenlik Kurumu ile beraber sözleşme yaptığı için hep ikinci planda kaldılar. Şu süreçte gerçekten hastanede çalışan eczacı meslektaşlarımız kovid testi yapmak için evlere filyasyon ekibi olarak gittiler birçok konuda ellerinden geleni fazlasıyla yaptılar. Hastane eczanelerinde ilaç erişiminde sorun olduğu zaman eczacı meslektaşlarımızı arayıp hastalara ilaç temin etmek için ellerinden geleni yaptılar. Hastanelerin maalesef bodrum katında en kötü yerlerinde görev yapıyorlar. Onun dışında tabip ve diş tabiplerine emeklilikte ek gösterge artımı yapıldı. Bu süreçte doktur ile hemşiresi ile eczacısı ile diyetisyeni ile bütün sağlık çalışanları hep beraber görev yaptılar bunların arasında eczacılara ve diğer sağlık çalışanlarına bu kat sayı artırımının yapılmaması, emeklilik maaşları ile ilgili kıdem makam tazminatlarının ödenmemesinden dolayı emeklilikteki kayıplarının olmasını doğru bulmuyorum.” 

VİCDANIMIZ SIZLIYOR 
“Buradan yetkililere de sesleniyorum sağlık çalışanları arasında ayrım yapmak bir ananın babanın evlatları arasında ayrım yapması gibi olur. Devletimizde bizim anamızdır babamızdır bu ayrımı lütfen yapmasın sağlık çalışanlarını bir bütün olarak görsünler. Yetkililerden arz ediyorum sağlık çalışanlarının şu süreçte değeri bir kez daha anlaşılmıştır bunun gereğini yapsınlar. Ayrıca kurumlar arasında ciddi anlamda maaş farkları var kamu eczacıları maaş artışından yararlanamadılar. Devletin Sosyal Güvenlik Kurumu’nda çalışan eczacının maaşı, başka üniversitede çalışan eczacının maaşı başka, devlet hastanesinin kendi içinde çalışanların maaşları farklı, Tıbbi İlaç Kurumu’ndaki eczacıların maaşları farklı. Kamuda çalışan eczacıların maaşları konusunda adaletli yaklaşım istiyoruz. Hastane eczanesindeki arkadaşlarımız depo müdürlüğü bile yapıyorlar kamyondan indirip malzeme taşıyan meslektaşlarımız bile var bunun değerini gerçekten bilinmeli. Onlara da yazık aynı görevi yapan insanların farklı bir göz ile görülmesi vicdanlarımızı sızlatıyor.”

ORTAK AKILLA HAREKET ETMELİYİZ 
“Ortak akıl ile hareket etmeliyiz. Sonuçta bu devlet hepimizin devleti bu halk hepimizin halkı bunun içinden çıkmış insanlarız. Halk sağlığını etkileyecek ilaç yoklukları olsun diğer konularda olsun devletin bürokratlarıyla devletin yönetenleri ile bir araya gelerek halka iyi gelecek şeylere imza atabileceğimizi düşünüyorum. Sosyal Güvenlik Kurumu, Tıbbi İlaç Kurumu bunlar bizim rakibimiz değil paydaşımızdır. Bizim bağlı olduğumu kurum nihayetinde Sağlık Müdürlüğü’müzdür yarı sivil kamu kuruluşuyuz. Birlikte çalışarak ortak akıl ile beraber bu sorunları hep beraber çözebiliriz ortak aklı işletmediğimiz zaman hem halk bundan zarar görecektir hem eczacı zarar görecektir hem devlet zarar görecektir. Biz bunun böyle olmasını istemiyoruz yetkililere arz ediyorum bir araya gelerek bu tür sorunların ortak akıl çözebileceğimizi ve daha güzel yöntemler bulabileceğimizi düşünüyorum.”

Son Güncelleme: 08.03.2022 12:54
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.