Cumhurbaşkanı’nı; Türk Milleti Seçeğine vurgu yapan TÜRKAV Trabzon Başkanı Kenan Kuru, görünen o ki Kürt seçmenler hangi ittifaktan yana tavır koyarlarsa seçimi, 2019 Yerel Seçimlerinde olduğu gibi, o ittifak kazanacak ” İfadesiyle Akademisyen Vahap Coşkun’ un, Siyası parti Genel Başkanlarının Diyarbakır ziyaretlerini ve buradan verdikleri mesajları değerlendirdiği basında yer almıştır. 

Başkan Kuru, Kürt meselesindeki temel sorun alanlarına dair tavrını net bir biçimde ortaya koyamayan, vatandaşlık, anadil, yerel ile merkez arasında yetki paylaşımı ve silahsızlandırma noktalarında politik duruş cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de devam edeceğe benziyor. “Kürt sorunu” çalışmaları olduğu bilinen Akademisyen Coşkun, akil insan olarak ta görev yapmıştı. Hâlbuki Sayın Coşkun, Anayasa’da tarifi bulunan T.C. Cumhurbaşkanı’nı kimlerin nasıl seçeceğini bildiği halde ayrımcılığa neden çanak tutmaktadır?

Türk milletinin devlet varlığıyla ve tarih ülküsüyle T.C. Cumhurbaşkanı’nı seçecek olmasına rağmen, “Kürt sorunu” olarak değerlendirme yapmak gereği nedendir? Türk milletinin bir mensubu olarak çalışmalar yapması gerektiği halde, Siyasi partilerin Genel Başkanlarının Diyarbakır’ a yaptıkları ziyaretlerini “Kürt sorunu” değerlendirmesiyle Cumhurbaşkanı seçiminin durumuna bakan sayın Coşkun’ un kamuoyu gündemi oluşturma çabaları da nedendir?

Şekli, mahiyeti ve kaynakları farklı olmakla beraber, bu günde önemli problemlerle karşı karşıyayız. Bunların bazıları içten, bazıları coğrafya, siyasi ve jeopolitik gündemle olabilmektedir. Vatandaşların, ekonomik vb. gibi taleplerini görmezden gelerek, Kürt sorunu, Ana dilde eğitim, vatandaşlık, gibi konuları sorun olarak ortaya koymak olmaktır. Bu anlayışları Kabul etmek mümkün değildir.

Bir milletin bir dili olur. Vatandaşlık bağıda Türk milletinin kimliğidir. Kimse vatandaşlık olarak ötekileştirilmemektedir. TÜRKAV olarak ifade etmekteyiz ki; T.C. Devleti Anayasa’sında, dil birliği ile millet kimliği tarif edilmiştir. O halde, Milletin temel hassasiyetlerinin ve beklentilerinin temsilcileri olmayı başarmış Türk milleti, Cumhurbaşkanı’nı da iradesiyle seçecektir. Bunun yanında bütün yenileşme dönemlerinin akil insanlar olarak yer alınmış safsatacıların döneminin en dramatik problemi diyebileceğimiz halk-aydın zıtlaşması ortaya çıkmış olduğunu görmekteyiz. Türk Devletinin kararlı tutumu, güvenlik güçlerinin kahramanca çabalarıyla fitnenin geniş ölçüde bastırıldığını görmekteyiz.

İnsanlık var oldukça milliyet duygusu hükmünü sürdürecek ve bunun sonuçları her alanda görülecektir. Münevverler olarak çıkış yolu bulabilme amacıyla modeller aramak, bunlara milli ve siyasi alanlarda referanslar düşünmek telaşını görmekteyiz.
Cumhurbaşkanı’nı seçen halk Türk milletidir…