İSLAM’IN BEŞ TEMEL ESASINDAN BİRİ ZEKÂT

Ramazan heyecanı başladı. İslam alemi gece sahura kalkıp oruca niyet ediyor. Peki Trabzon'da akşam ezanı kaçta okunacak?

30 Mart 2024 Cumartesi 11:11
İSLAM’IN BEŞ TEMEL ESASINDAN BİRİ ZEKÂT

İmsak :04:34 - Güneş :06:01 - Öğle :12:31 -İkindi:16:03- Akşam:18:510 - Yatsı:20:12

Ramazan ayı boyunca siz değerli okuyucularımıza her gün bu satırlarda dini mesajlar vermeye devam edeceğiz. Bugünkü konuğumuz Ortahisar Vaizi Mustafa Er

Artma, çoğalma, bereket gibi anlamlara gelen zekât İslam’ın beş temel esasından biridir Dini bir kavram olarak zekât, Kur’an’da belirtilen sınıflara verilmek üzere dinen zengin sayılan Müslümanların malından alınan paya denir. Zekât kelimesi Kur’an’da otuz ayette marife, on iki ayette de çoğul olarak geçer. Zekât, Medine döneminde çoğunluğa göre hicretin ikinci yılında farz kılınmıştır.

Zekâtın ne kadar önemli olduğunu şu ayetten anlamak mümkündür. Allah Tevbe suresinde müşriklerle ilgili bir takım kötü davranış şekillerini anlattıktan sonra on birinci ayette ‘... eğer tövbe edip namazı kılar ve zekâtı verirlerse artık sizin din kardeşinizdirler’ buyurarak zekâtın Müslümanları Müslüman olmayanlardan ayıran en belirgin dönelerden biri olduğunu vurgulamıştır.

Zekâtın birçok insani ve ahlaki hedefleri ve iktisadi gayeleri vardır. Allah’ın emrine uyup onun rızasını, memnuniyetini kazanma amacıyla bu ibadetin yerine getirilmesi, kişinin dünya ve ahiret mutluluğuna vesile olduğu gibi topluma da birçok fayda sağlar. Bu faydaları şöyle sıralayabiliriz.

Zekât, kulun arınmasına, kimliğine yakışmayan huylardan temizlenmesine vesile olur. Bu ibadet, Müslümanın kimliği ile uyuşmayan sonradan kendisine bulaşmış olan cimrilik hastalığından kulu kurtarıp, kimliğine ait olan cömertlik ahlakı ile ahlaklanmasına vesile olur. Allah Tevbe suresinde ‘Onları arındırmak ve temize çıkarmak üzere mallarından sadaka al…’ ayeti ile buna işaret etmektedir.

Zekât, sermayenin atıl kalmasını engeller. Kulları ellerindeki birikimi sanayi, ticaret gibi yollarla kamunun istifadesine sunmaya teşvik eder.

Zekât, neredeyse her toplumun şikâyet konusu haline getirdiği gelir dağılımındaki dengesizliğin azalmasını sağlar.

Zekât, genelde fakir insanların zengin olanlara dönük menfi bakışlarının olumlu istikamete yönelmesine ve zenginlere daha çok kazanmaları için dua etmesine vesile olur. Çünkü fakir bilir ki zengin ne kadar fazla kazanırsa kendine verilecek zekât miktarı yani hakkı o kadar artacak.

Zekât, Allah’ın verdiği nimetlere şükür anlamına geldiği gibi, kazancımızı kendileri vesilesiyle elde ettiğimiz insanlara da teşekkür olarak görülmelidir. Hangi meslek dalında çalışırsak çalışalım tüm işler insana dönük olduğu, insan olmadan hiçbir işe ihtiyaç duyulmayacağı için elde etmiş olduğumuz gelir insanlar sayesindedir.

Bu sebeplerden dolayı İslâm, dinen zengin sayılacak miktarda mala sahip olan Müslümanların mallarının kırkta birini zekât olarak Kur’an’da belirtilen yerlere vermelerini emretmiştir. Bu ibadetin eksiksiz olarak Müslümanlar tarafından yerine getirilmesi, ruhen arınmalarına, ahlaken güzelleşmelerine, toplum barışına ve iktisadi hayata güzellikler katacaktır.

Zekâtlarımızın kazancımıza bereket getirmesi temennisi ile

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.